Her ne kadar opioidler endometriozis için önerilen bir tedavi olmasa da gittikçe daha fazla miktarda veri, endometriozis tanısından 1 yıl sonra opioidlerin oldukça sık reçete edildiğine işaret ediyor.
Anahtar Noktalar
Vurgu:
Önemi:
Ne yapıldı ?
Sonuçlar:
Kısıtlılık:
Endometriozis dismenore, disparoni, infertilite, kronik pelvik ağrı, karın ağrısı ve sakral veya bel ağrısı gibi birçok ağrılı semptomlara neden olabilen agrili bir hastalıktır. Endometriozis tanısı alan kadınların yarısından fazlası kronik pelvik ağrıdan yakinmaktadir.Yüksek düzeyde sağlık, toplumsal ve ekonomik yükü ile, endometriozis ile ilişkili ağrıyı etkili bir şekilde yönetebilen ilaçlar hala sınırlı sayıdadır.
Opioidlerin, gerçekten etkili bir tedavi oldukları gösterilmediği için endometriozis ağrısının tedavisi için klinik olarak önerilmemektedir. Bununla birlikte, yönetilemeyen ağrı için endometriozisli kadınlara opioidlerle reçete edilebilir. Opioid kullanimi, uyuşturucu bağımlılığı riski taşır. ABD’deki opioid krizinin durumu göz önüne alındığında, opioid kullanan endometriozis hastalarını karakterize etmek ve potansiyel sonuçları belirlemek önemlidir.
ABD, Michigan Üniversitesi, Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden As-Sanie ve yardımcı araştırmacılar, opioid reçetesi olan endometriozis hastalarının özelliklerini ve sonraki opioid kullanım örüntülerini, sağlık hizmeti sigorta taleplerini geriye dönük olarak inceleyerek araştırdı. Çalışma sonuçları yakın zamanda “Minimal İnvaziv Jinekoloji Dergisi‘nde (The Journal of Minimally Invasive Gynecology) ” yayınlandı.
Analiz edilen veriler 1 Ocak 2011 ile 31 Aralık 2016 tarihleri arasında Truven MarketScan Ticari veri tabanından toplanmıştır. Bu veri tabanında 50 eyalette 115 milyondan fazla kişinin yatarak, ayakta tedavi ve reçete talepleri bulunmaktadır. Endometriozis için 1 yatarak ya da 2 ayaktan tedavi kodu olan kişilerin hastalığın tanısını aldığı adledildi. Çalışmada özellikle tanıdan sonraki 12 ay içinde bir opioid reçetesi dolduran ve endometriozis nedeniyle opioid kullanıcısı olarak kabul edilen kadınları araştırdı. Endometriozisi olan ve opioid reçete talebi olmayan kadınlar kullanıcı olmayanlar olarak kabul edildi.
Sonuçlar, bu dönemde veri tabanında endometriozisli 58.472 kadının olduğunu göstermiştir. Kadınların %60’tan fazlası endometriozis tanısı konulduktan sonraki ilk yıl bir opioid reçetesi doldurmuştur. Opioid reçete talebinde bulunan kadınlar, opioid reçetesi almayanlara kıyasla, özellikle jinekolojik ve diğer kronik ağrı, zihinsel sağlık bozuklukları ve madde kötüye kullanımı ile ilişkili daha fazla komorbiditeye sahipti. Opioid reçetelerinin çoğu kısa etkili opioidler içindir. Ek olarak, opioid kullanıcıları, opioid kullanmayan gruba kıyasla endometriozise bağlı ilaçların daha yüksek kullanımı ile de ilişkilendirilmiştir. Bu nedenle, endometriozisi olan ve tanının ilk 12 ayında ve opioid reçetesi alan kadınlar, daha fazla hastalık yükü olan bir alt grup grubu temsil edebilir.
Her ne kadar bu çalışmada taleplerin medikal kayıtlarla doğrulanmaması sebebiyle kısıtlansa da çalışma bulguları endometriozis hastalarının büyük bir kısmının tanı aldıktan sonraki 1 yıl içerisinde opioid reçetesi aldigini işaret etmektedir. Opioid kullanan endometriozisli kadınlar daha fazla hastalık yükü ve komorbidite deneyimleyebildikleri için daha dikkatli bir klinik yönetim yaklaşımına ihtiyaç duyarlar. Bu kadınlar ayrıca opioid ilişkili problemler açısından daha yüksek risk altında olabilir. Bu sebeplerle endometriozisli kadınlarda opioid reçetesinin faydalarının risklerine ağır basıp basmadığına dair ileri araştırmaların yapılması zorunludur.
Osmanağa Mah. Osmancık Sok. Betül Han No:8 D:4 Kadıköy, İstanbul, İstanbul
0532 515 69 99
info@endometriozisdernegi.org