Endometriozis teşhis ve tanısında hangi yöntemler kullanılmaktadır?
ÖZET
Bu derlemenin amacı derin infiltran endometriozis (DİE) tanısında transvajinal ultrasonografi (TVS) ve manyetik rezonans görüntüleme (MRG) gibi görüntüleme yöntemlerinin katkılarını değerlendirmektir. Endometriozis üreme çağındaki kadınların %10’unda görülen endometriyal dokunun rahmin dışında bulunmasından kaynaklanan bir hastalıktır. Hastalığın lokalizasyonu ve ağırlığına bağlı olarak belirtiler değişkenlik göstermektedir. İnfertiliteye (üreme problemleri) neden olabilmektedir. Endometriozisle ilişkili belirtileri olan hastalarda (dismenore (ağrılı adet dönemi), disparoni (ağrılı cinsel ilişki), dizüri (ağrılı işeme), diskezi (ağrılı dışkılama) ve kronik kasık ağrısı) fiziksel muayene bulgularının varlığından bağımsız TVS veya MRG gibi görüntüleme yöntemleri tedavi planlamasında kullanılmaktadır. Yazarın deneyimine göre endometrioziste fiziksel muayene bulguları tanı için yeterli olmayabilir. Günümüzde DİE tanısında altın standart cerrahi laparoskopi (kapalı operasyon) ve lezyonların histolojik değerlendirilmesidir.
TVS ile DİE’nin lokalizasyonu ve de lezyonların yaygınlığı peritonun, overlerin (yumurtalıkların) ve hidronefroz (genişleme) açısından böbreklerin (özellikle dizüri tarifleyen hastalarda) izlenmesiyle hızlı bir şekilde değerlendirilebilir. TVS ile endometriozisin değerlendirilmesinde değişik teknikler mevcuttur. Mesela sonovajinografi (SVG) yönteminde vajina çevresindeki lezyonların optimal izlenmesi için TVS ile birlikte vajen içerisine jel veya salin solüsyon uygulanmaktadır. Yakın zamanda SVG’nin tek başına TVS’ye göre sensitivite ve spesifisitesinin daha yüksek olduğu gözlenmiştir. Posterior pelvisin değerlendirilmesinde hem TVS’nin hem de rektoskopik sonografinin (RES) rektovajinal septum lezyonlarının ekarte edilmesinde sınırlı görüntü sağladıkları tespit edilmiştir. Fakat, her iki yöntemin de (TVS ve RES) rektosigmoid endometriozis tanısında yeterli olduğu belirtilmiştir.
MRG, genellikle TVS’de endometriozis lezyonlarının varlığından şüphelenildiği zaman veya bazen de preoperatif olarak yapılmaktadır. DİE T1 veya T2 ağırlıklı MR görüntülerinde hipointens alanlar veya hiperintens fokuslar olarak izlenen doku implantlarının varlığı ile tanımlanır. Uterosakral ligamentler MRG ile TVS ve RES’e göre daha iyi değerlendirilebilmektedir. Mesane (idrar kesesi) gibi ön organların değerlendirilmesinde de MRG yararlı bir yöntemdir.
Gelecekte şüpheli endometriozis lezyonlarının histolojik değerlendirilmesinin de eklenmesiyle endometriozis lezyonlarının klinik tanı ve yönetiminde değişiklikler olacaktır. Görüntüleme yöntemleri, laparoskopik ve histolojik değerlendirmeyle eşdeğer seviyeye getirilebilmek için geliştirilmektedir.
Kaynak Site: http://www.endonews.com
Çeviren: Dr. Fitnat Topbaş
Osmanağa Mah. Osmancık Sok. Betül Han No:8 D:4 Kadıköy, İstanbul, İstanbul
0532 515 69 99
info@endometriozisdernegi.org